Bilim insanları beyindeki gizli nabzı ortaya çıkardı

Güney California Üniversitesi (USC) ve Siemens Healthcare US iş birliğiyle geliştirilen yöntem, iki farklı MR teknolojisini — damar boşluğu görüntüleme (VASO) ve arteriyel spin etiketleme (ASL) — birleştirerek beyindeki mikroskobik damarların genişleyip daralmasını ölçebiliyor. Bu, yaşayan bir insan beyninde şimdiye kadar başarılamamış bir adım olarak değerlendiriliyor.

USC’de nörolog olan kıdemli yazar Danny Wang, “Atardamar titreşimi beynin doğal pompası gibidir; sıvıların hareketini sağlar ve atıkları temizlemeye yardımcı olur” diyerek yöntemin önemini vurguladı. Wang, artık bu küçük damarların yaşla ve damar risk faktörleriyle nasıl değiştiğini görebildiklerini belirtti.

Araştırmacılar, çalışmada 20’li ve 30’lu yaşlardaki 11 genç bireyle, 50’li ve 60’lı yaşlardaki 12 kişiyi inceledi. Sonuçlar, yaş ilerledikçe beynin beyaz maddesindeki nabızların hızlandığını ortaya koydu. Ayrıca, hipertansiyonu olan bireylerde bu değişimlerin daha belirgin olduğu görüldü.

Beyaz madde, sinir liflerinden oluşur ve damar yapısı açısından yaşla birlikte değişime uğrar. Araştırma ekibi, zamanla damar yoğunluğunun azalmasının, her bir nabzın basıncını eskisi kadar etkili şekilde dağıtamayabileceğini düşünüyor. Bu da dıştaki damarlarda daha güçlü titreşimlere yol açabilir.

Bu durum, beyin-omurilik sıvısının (CSF) akışını da yavaşlatabilir. Söz konusu sıvı, beynin yaşlanma ve hastalık süreçleriyle yakından ilişkilidir. Ekipte yer alan ve çalışmanın bir diğer yazarı olan Simona Vegetti, “Yöntemimiz, hem araştırma hem de klinik kullanım için güçlü bir potansiyel taşıyor” dedi.

Araştırmacılar bu yeni tekniğin, “soğuk demans” olarak adlandırılan ve arter titreşimlerinin Alzheimer gibi hastalıklarla bağlantılı olabileceğini öne süren hipotezleri test etmek için kullanılabileceğini düşünüyor.

Sonuçlar, hayvan deneylerinden elde edilen bulgularla da örtüşüyor. USC’den Fanhua Guo, “Bu bulgular, büyük damar görüntülemeleriyle gördüğümüz veriler ile Alzheimer ve yaşlanmaya bağlı mikrodamar hasarı arasındaki kayıp halkayı tamamlıyor,” dedi.

Çalışma, Nature Cardiovascular Research dergisinde yayımlandı.

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir